Şeker Cildi Nasıl Yaşlandırır?

0
288

Kocaman çıtır bir cips torbası, bitter çikolatalı kekler, ferahlatan gazlı şekerli içecekler… Gün boyunca sağlıklı yemek tercihleri yapmak her zaman kolay olmuyor Sizinle aynı şeyi yaşamamıza rağmen, gerçeği söylemeye mecburuz. Ve gerçek şu ki: En sevdiğiniz yiyecek ya da içecekler muhtemelen cildinize zarar veriyor.

Bugün size şekerin nasıl erken yaşlanmaya sebep olduğunu anlatacağız. 

Şeker aslında o kadar da tatlı bir şey değil:

Tatlı severler için yıkıcı gerçek, en iyi ve en lezzetli arkadaşınızın (şeker) aynı zamanda teninizin en büyük düşmanı olmasıdır. Bunun için ‘glikasyon’ adı verilen şeyi suçlayabilirsiniz.

Glikasyon, şeker moleküllerinin vücuda alındıklarında kendilerini vücuttaki protein ve yağ moleküllerine bağladıkları ve daha sonra yeni bir “bebek molekül” oluşturdukları süreçtir. Kulağa hoş geliyor değil mi? Aslında o kadar da romantik değil, çünkü şeker molekülünün kendisine bağlandığı proteinin kolajenine (memelilerde proteinin %25 ila %30’u kolajen) ve doğan yeni bebek molekülün de vücudun dokusuna zarar vermek gibi şeytani huyları var. Buna da kısaca AGE deniyor. Üstelik dahası da var.

AGE’ler sağlıklı kolajen ve elastini besleyerek, hücre hasarını ve yaşlanmayı hızlandırır, temel olarak bu hücrelerin dermise güçlenme ve esneklik verme yeteneklerini ortadan kaldırır. AGE’ler ayrıca vücudunuzun doğal antioksidan enzimlerini devre dışı bırakarak cildinizi UV ışınları ve sigara dumanı gibi çevresel hasarlara karşı daha savunmasız hale getirir. Bu yüzden şekerli yiyecek ve içeceklerin aşırı alımı gerçekten de ciltte görünür hasara neden olabilir.

Peki ‘aşırı’ şeker alımı nedir?

Glikasyon, herhangi bir karbonhidratın yutulması ile ortaya çıkar ve hatta bazı proteinlerin pişirme işlemi sırasında bile ortaya çıkabilir. Karbonhidratlar vücudun ana enerji kaynağı olduğundan, onları tamamen kesmekte zorlanırsınız. Aslında glikasyon yaşamın bir parçası ve yaşlanma sürecinin doğal olarak oluşan bir bölümüdür.  Bu yüzden aslında bu durumdan tamamen kaçınmanın bir yolu yok. Ancak ‘aşırı’ ve ‘kronik’  olarak şekerli yiyeceklerin alımı, gerçek sorunun yattığı yer olarak gösterilebilir.

Şeker alımınızın kronik olup olmadığını nasıl bileceğinizi merak ediyorsunuz. Ama aslında anlamak oldukça kolay. Sürekli olarak aşırı miktarda tatlı tükettiğinizde, birkaç ay veya birkaç yıl gibi kısa bir sürede aynaya baktığınızda solgun, sarkık ve renksiz bir ten fark edeceksiniz. Akne nöbetleri ve diğer cilt rahatsızlıkları da görülebilir. Yüksek miktarda şeker alımı hormonal salınımı tetikleyebileceğinden ve yağ üretimini uyarabildiğinden, kırılmalara ve gül hastalığına yol açabilir. Çok fazla şeker yediğinizi farketmeniz oldukça kolay, çünkü yüzünüzün her yerinde, belinizde ve belki de uyluklarınızda etkilerini hissedersiniz.

Glikasyonun meydana gelmesi kaçınılmazdır, asıl soru ise ne kadar hızlı gerçekleşeceği ve vücudunuzun onunla savaşmada ne kadar becerikli olduğudur. 20’li yaşlarınızda, sisteminiz eski kolajeni parçalamak ve glikasyon sürecinin teniniz üzerindeki görünür etkilerini görmeyecek kadar yeni kolajen üretir. Ancak 30’larınızı geçmeye, 40’larınıza ve ötesine geçmeye başladığında, vücudunuz gittikçe daha az kolajen üretiyor ve AGE’lerin cildiniz üzerindeki etkileri görünür ve dehşet verici hale geliyor. Şimdi diyetinize daha fazla şeker eklemeyi bir daha düşünün.

 

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here