Artık sadece yaz değil her dönemin modası zayıf olmak. O yüzden de konu kilo vermek olunca yöntemler ne kadar farklı olursa olsun aynı amaca yönelik oluyor. En etkili zayıflama yöntemlerinden akupunktur ise hem acaba deyip hem de denemekten geri kalmadıklarımızdan biri.
Akupunktur tarihi eskilere dayanan bir Çin uygulaması. Vücudun belirli noktalarına çok ince iğneler batırılarak yapılıyor dersek oldukça basit fakat yerinde bir tanımlama olur. Akupunktur zayıflamanın haricinde bel, boyun ve baş ağrıları olmak üzere, çok ağrılı hastalıktarda, migrende, bel ve boyun fıtıklarında, mensturasyon ağrılarında, sınav korkularını yenme gibi sorunlar için de bir tedavi yöntemi olarak görülüyor.
Akupunktur ile tedavi
Akupunktur için kullanılan iğnelerin boyları 1.5 – 4.0 cm arasında değişiyor. Bu iğneler altın, gümüş ve çelik olabiliyor. Belli işlemlere uygun belirli iğneler olduğu gibi iğne seçimi tedaviyi uygulayacak uzmanın tercihine göre belirlenmektedir. Yani bu nedenle Avcılar’da yapılan akupunktur ile zayıflama ile Kartal’da yapılan akupunktur tedavisi aynı olmayabiliyor. İğnelerin çok büyük olmadıklarını bilsek dahi ismini duyunca bile çocukluk korkuları geri geliyor. İğnelerin batırılma noktaları da iğne seçimi gibi değişken fakat bu sizi endişelendirmesin çünkü akupunktur noktalarına etki etmek için iğne sadece deriyi delecek kadar batırılıyor.
Akupunktur kilo vermeye nasıl yardımcı oluyor?
Aklımızda hep akupunktur ne yapıyor da fazla kilolarımızdan kurtulmamıza yardımcı oluyor sorusu dolaşıyor. Akupunktur kilo verme sürecinde bir yardımcı olarak tercih edildiğinde hormon üretimini düzenliyor, metabolizmayı hızlandırıyor,sindirimi iyileştiriyor, iltihabı azaltıyor, iştahı bastırıyor.
Akupunktur açık iştahı dengeliyor
Leptin ve ghrelin vücuttaki açlık ve tokluk hormonlarıdır. Ghrelin hormonu vücudumuzun aç olduğunu söyler, leptin ise dolu olduğunu. Genelde yaptığımız bilinçsiz diyetler sonrasında leptin hormonunda azalma, ghrelin hormonunda artma meydana gelir. Bu yüzden de kendimizi sürekli ne yesem diye düşünürken buluruz. Akupunktur da bu esnada iştahınızı azaltmak, aşırı yeme ve atıştırma alışkanlıkları frenlemek için bu hormonların düzeylerini dengelemeye yardımcı olur.
Sindirim sistemine yardımcı olur
Akupunktur noktaları olarak tercih edilecek mide ve böbrek ile sindirim sisteminin işleyişini iyileştirmek mümkün. Bu yöntem ile ağır çalışan sindirim sisteminin önüne geçmek ve kabızlık, şişkinlik gibi sindirim sorunlarını hafifletmek ve bağırsak sağlığını iyileştirmek mümkün.
İltihap ve strese karşı destek kuvvet
Bağırsaklarda görülen iltihaplanma ve gerginlik yarattığı etkiler nedeniyle metabolizmanın yavaşlamasına neden olabilir. Akupunktur da gösterdiği stres giderici ve bağışıklığı düzenleyici yönleri ile vücudunuzu kilo verme çarkına geri döndürmeye yardımcı olur.
Akupunktur ile vücudunuzdaki suyu dengeleyin
Tartıda görünce bizi üzen rakamların bir diğer nedeni de vücudun gereğinden fazla su tutmasıdır. Akupunktur yöntemi ile böbrek ve endokrin sistemin sinirlerini uyararak vücuttaki su tutmayı durdurmak mümkündür. Bu akupunkturun hızlı kilo kaybetmenize olanak sağlayan yararlarından biridir.
Metobolizanızı akupunktur ile hızlandırın
Tiroid bölgesine uygulanan iğneler, vücuttaki birçok hormonun salgılanmasını kontrol eden hipofiz bezinin etkinliğini arttırır. Böylece hem günlük aktiviteleriniz, hem de spor sırasındaki yağ yakım oranınız artar. Bu da kilo kaybetmeniz üzerinde büyük bir etki yapar.
Modunuzu yükseltir
Akupunktur ile mutluluk hormonu olarak bilenen endorfin hormonun salınımı artar ve bunun artışı ile stres seviyenizde gözle görülür bir iyileşme yaşanır. Kendinizi baskı altında, üzgün hissettiniz dönemlerde neden daha çok yemek yiyor neden kendimizi buzdolabına boş boş bakarken buluyoruz? İşte akupunktur, stres hormonlarının bize yaşattığı bu durumu ortadan kaldırmaya yardımcı oluyor.
Akupunktur zayıflama iğnelerini kullananlar dikkat!
Zayıflama amacı ile kullanılan iğneler genelde kulağa takılır ve günlük yaşamınızı olumsuz yönde etkilemezler. Yine de yüz bölgesi açık ve göz önünde olduğu için ne kadar kolay bir tedavi olarak görülse dahi dikkat edilmesi gereken noktalar mevcut.
- Yüzünüzü yıkarken ya da duş yaparken bu iğnelerin olduğu bölgeleri ovmamayı ve sonrasında iyice kurulamayı unutmayın.
- Yüzünüze fondoten ve kapatıcı uygularken bu bölgeleri kapatmamaya özen gösterin.
- Nedeni ne olursa olsun düşen iğneleri yerine geri takmaya çalışmayın. Enfeksiyon kapma riski ile birlikte yanlış noktaları hedefleme olasılığınız çok yüksek olur.
- Doktorunuz ile ayarladığınız görüşme tarihlerini aşmamaya özen gösterin. Çünkü iğneler belli bir güne kadar etki göstermektedir. Tedavinin devamı için sürekliliği sağlamanız şart!
